Düşler Ovası Dediler Ki... Parov Stelar - Electro Swing Ondan Sorulur! Banshee - Karanlık Bir Kasaba Hikayesi The Time Traveler's Wife - Zaman Yolcusunun Karısı

16 Mart 2013 Cumartesi

Life of Pi - Pi'nin Yaşamı

İnanmak istenilen bir hikaye Pi'nin Yaşamı; Tanrı'yla yakınlaşmak için her yolu deneyen, öğrenmekten usanmayan Pi'nin, Tanrı'nın onu terk ettiğini düşündüğü anlarda bile O'nun peşini bırakmamasının fantastik hikayesi. İzledikten sonra etkisinin daha uzun sürmesini isteyeceğiniz türden bir film, akıllarda da hayata ve inançlara dair onlarca soru işareti bırakan.

Kanadalı yazar Yann Martel'in 2001 yılında okuyucuyla buluşturduğu Pi'nin Yaşamı, 2012 yılında Ang Lee'nin gözüyle beyaz perdede izleyiciyle buluştu bu defa. Fantastik öğeler ve ilginç bir hikayeyle bezenmiş kitap, sinemacıların ilgisini zaten uzun zamandır çekiyordu. Belki de onu büyülü dakikalara çevirecek bir yönetmeni bekliyordu, kim bilir. Kitabı okumadım ama Ang Lee'nin bizlere izlettiği şölene dayanarak söyleyebilirim ki; eminim kitabı okuyanlar, bu hikayenin hakkının fazlasıyla verildiğini söyleyecektir.

Pi'nin Yaşamı, Hintli Pi Patel'in yaşamını anlatan büyülü bir hikaye. Pi, adını Fransa'daki halka açık bir havuzdan alan, çocukluktan bu yana keşfetmenin öğrenmenin ve en önemlisi de inanmanın kıymetini bilip, bunların peşini asla bırakmayan sıradışı bir çocuk. Babasının hayvanat bahçesindeki kaplana eliyle et yedirmeyi deneyecek kadar da cesur, korkusuz ve inançlı. Çocukluğundan bu yana inanmayı ve Tanrıyı sorgulayan Pi, bütün dinleri inceler, kendince sorgular ve bütün inançlarda kendini bulur. Hiçbir canlının kendisine zara vermeyeceğini, inandığı Tanrının onu her zaman koruyacağını ve yol göstereceğini düşünür. Bir gün, çok vakitsiz bir zamanda ailesi hayvanat bahçesini boşaltmak, hayvanları da satmak için Amerika'ya götürmek zorunda kalır. Büyük bir kargo gemisiyle, yüzlerce hayvanla birlikte yola çıkarlar. Yolculuk esnasında fırtınaya yakalanırlar, Pi kazadan kaplan Richard Parker, zebra, orangutan, sıçan ve sırtlanla birlikte kurtulur. Okyanusun ortasında, bir filikada yaşam mücadeleleri başlar böylelikle.

Yolculuk boyunca Pi'nin yaşadıkları inanması zor şeyler. Bunca yıl okuyarak biriktirdiği bilgiler, kısacık yaşamındaki tecrübeleri ve inançları, bu zorlu yolculukta ona yardım edecek şeylerdir artık. Etkisi uzun süre geçmeyen ilginç hayat hikayesiyle Pi, okuyucuyu da, izleyiciyi de büyüleyen bir yapım olmuş kesinlikle.

Yönetmenliğini Ang Lee'nin yaptığı filmin senaryosu David Magee tarafından kaleme alınmış. Ang Lee'nin filmi alıp çok başka yerlere taşıdığı rahatlıkla söylenebilir. Görsellik, kullanılan efektler ve seçilen oyuncularla film, son yıllarda izlenmesi gereken en iyi filmlerden biri haline gelmiş. Çocukluğundan yetişkinliğine dek Pi Patel'i oynayan oyuncular Suraj Sharma, Irrfan Khan, Ayush Tandon ve Gautam Belur şahane oyunculuk sergilemişler. Adil Hussain, Tabu, Ayan Khan, Mohd Abbas Khaleeli, Vibish Sivakumar ve Rafe Spall'dan oluşan kadro son derece güzel iş çıkarmış. Ve ayrıca, kısa da olsa Gerard Depardieu ile karşılaşmak da filmin sürprizlerinden biri.

4 Oscar'lı Pi'nin Yaşamı metaforlarla, dayandığı, gücünü aldığı hikayelerle donatılmış şahane bir hayat öyküsü. Sorgulayan, düşündüren ve etkisi altına alıp kolay kolay bırakmayan bir film. İyi ki yazılmış, iyi ki sinemaya uyarlanmış dedirtecek kadar güzel. Umarım izledikten sonra siz de benzer şeyleri hissedersiniz.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

LinkWithin

Related Posts with Thumbnails

Toplam Sayfa Görüntüleme Sayısı