Hişşt, ses çıkarma, sessiz ol. Burada, yalnızca burada kal. Duymasınlar bizi. Nefes alma hatta; sen nefes aldıkça benim nefesim kesiliyor. Hişşt, dur biraz, biraz daha kal, acele etme. Geliyorlar, sessiz ol. Bizi bulurlarsa, gerçekten bulurlarsa, biz biteceğiz. Bir masal sona erecek. O yüzden sessiz olalım şimdi. Uzan biraz, gökyüzünü seyredelim. Nefesini yavaşça bırak, mümkün olduğunca sessizliğe yanaş. Yalnızca gökyüzünü seyredelim şimdi. Güneş batsın, gece olsun, yıldızlar göz kırpsın bize. Biz orada oldukça, biliyorum, sonsuzluk olacak. Bilmem kaçıncı gece olacak, fark etmeyeceğiz. Ay'ın yüzünde kraterleri seyredeceğiz. Tekrar gündüz olduğunda bulutların neye benzediği hakkında konuşacağız; ama içimizden. Kimse duymasın diye, içimizden konuşacağız. Böyle anlayacağız birbirimizi. Sözcüklere gerek yok; bakmak, dokunmak yeterli. Sessiz ol şimdi. Derin derin nefes al, beni dinle. Ben dinliyorum seni. Dinliyorum ve anlıyorum. Ne demek istediğini iyi biliyorum. O yüzden seslere gerek hiç yok. Ruhlarımız yeterli...
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder