Düşler Ovası Dediler Ki... Parov Stelar - Electro Swing Ondan Sorulur! Banshee - Karanlık Bir Kasaba Hikayesi The Time Traveler's Wife - Zaman Yolcusunun Karısı

13 Ocak 2011 Perşembe

Le Petit Nicolas - Pıtırcık


Çocukluk anılarının içinden, sandıktan çıkmış bir film: Le Petit Nicolas

Çok şükür ki, O'nunla tanışıklığım bu filmden çok daha eskiye dayanıyor. Çocukluğumda okumayı en çok sevdiğim kitap serisinden biriydi Goscinny'nin Pıtırcık serisi. Can Yayınları'nın çocuklara armağan ettiği bir serüvenler dizisiydi. Tesadüfen aldığım bir kitap -yoksa ilk kitabı sınıf kütüphanesinden mi almıştım da keşfetmiştim acaba?- Pıtırcık'ı keşfetmemi sağladı. O gün bu gündür, bende özel bir yeri vardır Pıtırcık'ın.

Le Petit Nicolas, geçtiğimiz yıl Fransız sinemasının şahane film yapımcılarının elinde hayat buldu ve vizyona girdi. Çoktandır aklımdaydı izlemek, bugün neşeli bir şeyler izleyeyim, keyfim yerine gelsin, dedim. İyi ki öyle demişim, şahane bir film izledim!

Le Petit Nicolas, bir çocuk filmi gibi görünebilir ama benim için, dedim ya, bir filmin ötesinde anılara yolculuk gibi geldi adeta. Le Petit Nicolas, Vivet Kanetti'nin çevirisiyle Pıtırcık, ilkokul çağındaki bir grup çocuğun hikayesini anlatıyor aslında. Ama kendine has tarzı, karakterlerin doğallığı öylesine güzeldir ki kitaplarında, kitapları efsane olan filmleri çekmenin zorluğu eminim filmin yapımcılarının üstünde yoğun bir baskı hissetmelerine neden olmuştur. Sadece çocukların değil, yetişkinlerin de izleyebileceği tarzda kaliteli bir film yapmak, maharet olsa gerek. Le Petit Nicolas da işte böyle maharetli ellerden çıkmış, sıcacık, daima gülümseten harika bir film. 

Çoğunluğu çocuk karakterlerin oluşturduğu bir filmi idare etmek epey zordur; çocuk oyuncuları seçmek işin en zor ve en can alıcı kısmıdır herhalde. Ayrıca dünya çocuk edebiyatında fenomen olmuş bir kitap serisini, onların efsane karakterlerini, asla sadık kalarak beyaz perdeye geçirmek herkesin harcı değil. Ama bu filmde çocuklar öyle şahaneler ki, Pıtırcık, Lüplüp, Dalgacı, Toraman, Çarpım, Gümüş, Dırdır ve diğerleri öylesine güzel hayat bulmuş ki, 87 dakika boyunca sürekli gülümsüyor ve bu şahane çocukları, bu güzel filmi izlemeye doyamıyorsunuz. 

Pıtırcık'ın bendeki özel yerinden dolayı böyle övüyorum belki ama izlemenizi, hatta abartarak, okumanızı tavsiye ederim. Bu sevimli Fransız çocuklarının çoğu aktör ve aktrise taş çıkartan oyunculuklarını görmenizi isterim. Özellikle Pıtırcık'ı canlandıran Maxime Godart'a dikkatli bakmanızı tavsiye ederim. Bu çocuklar harikalar! 

Ayrıca hiç okumayanlar için; mümkünse, gülmeyin ama bana, alıp okuyun. Ben kitapların bütün serisini alıp kütüphanemin en güzel köşesine koymayı kafama koymuştum. Hele ki bu filmden sonra, en kısa sürede yapacağım. İyi okumalar ya da keyifli seyirler!







Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

LinkWithin

Related Posts with Thumbnails

Toplam Sayfa Görüntüleme Sayısı